Dünya’nın birçok yerinde şehir modası ciddi anlamda öne çıkmaya başladı.
Şehir modası dediğimizde akla ilk gelen sokaktaki rahatlık olsada,moda kavramındaki görsel etki sanatı devreye girdiğinde renklerin ve farklı kesimlerin yoğunluğuna oldukça fazla şahit oluyoruz.
Dünya trendlerinin merkezleri Milano,Paris,New York gibi şehirler olsada artık giyim sanatının günümüzdeki yadsınamayacak etkisi tüm ülkelere dağılmış durumda.
Sokak modasının şıklığı ve zarafetiyle hayranlık uyandıran tarzların yerini sıradışı sokak modasına bırakan adına şehir modası denen bir akım haline dönüştü.
Sokak modasında öncülüğü alan New York dünyadaki bütün şehirlerden daha çok streetwear markası çıkarmıştır, Supreme ve Alife gibi klasiklerin yanı sıra Alexander Wang, Opening Ceremony ve Public School gibi modern şehrin canlılığını ayakta tutan ve şehri moda başkentleri listesine sokan bu hareketli şehrin sokakları günümüzde moda için en ilgi çekici yerlerden biri haline gelmeye devam ediyor.
Modanın ve sokakların modasının bir diğer başrol şehri ise yüksek modadaki mirasın yeri Paris. Şehrin efsanevi tasarımcıları Louis Vuitton, Dior, Givenchy, Saint Laurent, Hermes, Balenciaga ve Balmain. Raf Simons, Rick Owens ve Junya Watanabe gibi bazı avant-garde tasarımcılar da Parisli olmamalarına rağmen koleksiyonlarını burda sergilemeyi tercih edenlerden. Paris streetwear markalarının eksikliğini çekiyor olsa da yüksek moda trendleri ile Paris’i ilham kaynağına çevirmeye devam ediyor.
Milano şehrine gelince Gucci, Prada, Versace, Missoni, Fendi, Moschino gibi lüks moda markalarıyla özdeşleşmiş bir şehir var karşımızda.Bu harika markalar modaya ve trendlere yön vermeye devam ederken hala yeni tasarımcıları ve markaları etkilemeye devam ediyor. Milano’nun lüks dünyasındaki yeri tartışılamazken,sokak akımındaki yerini de yüksek akımda tutmaya devam ederek farklı bir yaklaşım sergiliyor.
Bunların dışında kısaca moda bir akım ve insanların süslenme özentisi ya da değişiklik gereksinimiyle toplum yaşamına giren geçici yenilik.
Bu geçici yenilik belirli bir süre bir şeye karşı toplumca gösterilen aşırı, yaygın ve düşkünlük alışkanlığı değişmediği sürece moda daima hayatımızın baştacı gereksimim olarak yerini koruyacak.
Binnur Çaydaş
