Kütüphane Haftası’nda Meşher’in sergisindeki nadir kitaplar dikkat çekiyor
HABER: SUNA BAYKAM SAPAN
İstanbul’un önde gelen disiplinlerarası sergi mekânı Meşher, ziyaretçilerine Göz Alabildiğine İstanbul sergisinde yer alan ilk baskılardan ender boyuttaki kitaplara kadar nadide eserleri yakından görme imkânı sunuyor.
Meşher’de devam eden ve 15. yüzyıldan 20. yüzyılın ilk çeyreğine bir kesit sunan Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar sergisinde, 15. yüzyılın en çok çizim içeren kitabının ilk baskısı, Melling’in topografik çizimde başyapıt sayılan kitabı gibi pek çok nadir yapıtı bir arada görmek mümkün.
Fetihten önceki İstanbul
Sergideki en eski tarihli yapıt 1493 yılında basılan Hartmann Schedel’e ait Liber chronicarum (“Nürnberg Kroniği” olarak da bilinir) isimli yayın. Ortaçağ Avrupa’sında en büyük kişisel kütüphanelerden birini kurmuş tutkulu bir kitap koleksiyoneri olan Schedel’in yazdığı kronik, geniş anlamda, yaradılıştan başlayıp Schedel’in kendi zamanına kadar gelen bir dünya tarihidir. Sanatçı Albrecht Dürer’in de katkıda bulunduğuna inanılan, 15. yüzyılın en çok çizim içeren bu kitabının ilk baskısı, sergide, İstanbul’un payitaht olmadan önceki döneminden geniş açılı bir görselin olduğu iki sayfa açılarak gösteriliyor. Bu çizim, İstanbul’un en eski basılı temsillerinden biridir; şehir, doğudan kuşbakışı olarak, fetihten önce olabilecek hâliyle görülür.
Carbognano’nun (Kömürciyan) İstanbul’u
Sergideki nadir kitaplar arasında Pera’da Katolik Ermeni bir ailenin (Kömürciyan) çocuğu olarak dünyaya gelen Cosimo Comidas de Carbognano’nun Descrizione topografica dello stato presente di Costantinopoli [İstanbul’un Şimdiki Durumunun Topografik Betimlemesi] isimli kitabı da yer alıyor. 1778 yılında yazmaya başladığı ve 1786’ya kadar büyük çoğunluğunu bitirdiği kitapta İstanbul’un sayısız yabancıyı büyüleyen egzotik ve pitoresk yanlarından uzak duran Carbognano, gerçekçi bir yaklaşımla şehrin topografisi, anıtları ve antik eserleri, ticareti ve pazarları, yerel mimarisi vb. üzerinde yoğunlaşıyor.
Melling’in göz alıcı çizimleri
Alman asıllı Fransız mimar ve ressam Antoine-Ignace Melling’in Voyage pittoresque de Constantinople et des rives du Bosphore [İstanbul ve Boğaz Kıyılarında Pitoresk Seyahat] isimli kitabı ise topografik çizimde bir başyapıt; belki de İstanbul’la ilgili en güzel, 106,5 × 66 cm levha cildiyle en büyük resimli kitap sayılıyor. İlk baskının sergideki örneği, gravür levhalarının katlanmadığı çok ender sayıdaki kopyadan biri.
Eser künyeleri:
Hartmann Schedel (1440–1514)
Çizimler: Michael Wolgemut ve Wilhelm Pleydenwurff ve atölyeleri
Liber chronicarum [“Nürnberg Kronigi” olarak bilinir]
Nürnberg: Sebald Schreyer ve Sebastian Kammermeister için Anton Koberger, 12 Temmuz 1493.
**
Cosimo Comidas de Carbognano (1749–1814)
Descrizione topografica dello stato presente di Costantinopoli
[İstanbul’un Şimdiki Durumunun Topografik Betimlemesi]
Bassano: [Giuseppe Remondini & figli,] 1794.
**
Antoine-Ignace Melling (1763–1831)
Voyage pittoresque de Constantinople et des rives du Bosphore
[İstanbul ve Boğaz Kıyılarında Pitoresk Seyahat]
Paris, Strasbourg ve Londra: Treuttel & Würtz, [1809]–1819.
Meşher Hakkında
Bir Vehbi Koç Vakfı (VKV) kuruluşu olan Meşher, tarihsel araştırmalardan çağdaş sanata uzanan sergileri ve yayınlar, atölyeler, konferanslar gibi kapsamlı paralel etkinlikleriyle zamanlar ve kültürler arasında yeni bir diyalog zemini sağlamayı amaçlıyor. Adını Osmanlı Türkçesinde “sergi mekânı” anlamına gelen kelimeden alan Meşher, faaliyetlerini disiplinlerarası yaklaşımıyla Eylül 2019’dan itibaren sürdürüyor. Ortaçağdan günümüze uzanan bir zaman aralığında, geniş bir konu yelpazesinde sergiler sunuyor. Çok yönlü programı, araştırmaya dayalı akademik yönü ve yayınlarıyla Meşher, bir referans noktası olarak kültür ve sanat ortamına katkıda bulunuyor.
İstiklal Caddesi’nde yer alan Meşher’de, ziyaret, etkinlik ve sergi turları ücretsiz olarak gerçekleştiriliyor. Pazartesi hariç haftanın altı günü ziyaret edilebilir.
Sergi Hakkında
Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar sergisinin küratörlüğünü Şeyda Çetin ve Ebru Esra Satıcı, danışmanlığını ise Bahattin Öztuncay üstleniyor. Ömer Koç Koleksiyonu’nda yer alan çeşitli nadide eserlerden oluşan sergi, İstanbul’un Osmanlı payitahtı olduğu 15. yüzyıldan 20. yüzyılın ilk çeyreğine uzanan bir zaman dilimini kapsıyor. Şehrin zengin bir görsel kaydı niteliğindeki sergide geniş açılı İstanbul manzaralarını gösteren tablolardan gravürlere, nadir kitaplardan albümlere, panoramik fotoğraflardan Yadigâr-ı İstanbul objelerine 100’ün üzerinde eser yer alıyor. Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar sergisi, 26 Mayıs 2024’e kadar görülebilir.