x
SÖYLEŞİ

TİYATRO 46 İLE MERT TOKATLI

TİYATRO 46 İLE MERT TOKATLI
  • PublishedAralık 25, 2022

SUNA BAYKAM SAPAN: Sosyete Art’a tiyatronuz ve eserleriniz ile bomba gibi gelen oyunlarınızın haberleri bizleri çok mutlu ediyor. Dergimizin söyleşi kısmında yer verdiğimiz en farklı tiyatro sanatçılarından birisisiniz. Tiyatro size ne kattı?

MERT TOKATLI: Öncelikle sosyete arta desteği ve ilgisi için çok teşekkür ediyorum. Tiyatro bir insana tek bir şey katmaz bence. Ancak benim konservatuara girmem biraz geç oldu. Gençken meslek konusunda çok kararsızdım. Hatta ne işle uğraşmayı düşünüyorsun dediklerinde aklımda bir şey yok diye cevap veriyordum.  Tabii çocukluğum mahalle kültürüyle geçti hayatı mahallede öğrendim diyebilirim. Dünyada ilk kez tiyatro oyununa uyarladığım beş Henry Charles Bukowski, Freddie Mercury,Jack Kerouacta bu yolu gütmüş insanlar. Yani hayatı hesaplayan çıkarcı ve saplantılı derecede bir mesleğe aşık bir adam olmadım.

Ben sadece yolun beni nereye sürükleyeceği ile ilgilendim. Mesela yazar olmak senarist ve oyun yazarı olmak hiç planlarımda yoktu. Okul yıllarında başladım yazmaya. Yazarken farklı yolculuklara insanlığı sürüklemek beni çok mutlu ediyorum. Benim oyuncu ve yazar olarak ortaya çıkmamı sağlayan ustam,babam herşeyim Müşfik Kenterdir. Tiyatro insanı yetiştiren her anlamda geliştiren bir dokuya sahip. Ve öğrenebileceğiniz en iyi şey hep baştan başlayabilmenin mutluluğu bence.

SUNA BAYKAM SAPAN: Sosyete Art kurucusu olarak size sormak istediğim en önemli konu evrensel sanat çerçevesinde kimlere ulaşmak sizin asıl amacınızdır ve tiyatro alanındaki yerinizde sizi büyüten en önemli başlık olabilecek veya sizi tanımlayan cümleler nedir?

MERT TOKATLI: Bence bir Türk yazar dünyadaki hiçbir yazardan geride değildir. Biz kendimizi nedense hep geride görüyoruz. Buna anlam veremiyorum. Oysa çok örnek var Türk sanatçılarımızın ortaya koyduğu çok eserler var. Ödüllerde aldılar. Örneğin Yılmaz Güney, Fazıl Say, Tarkan,Nuri Bilge Ceylan. Kendimizi kısıtlamayı bir tarafa bırakıp daha ne yapabilirizin peşinde koşmamız lazım. Ben İlk Charles Bukowski oyunumu yazdığımda herkes Amerika da Türk olduğum için yeterli ilgiyi görmeyeceğimden bahsetti. Sonuçta bütün eserlerim Amerika başta olmak üzere ilgi ve kabul gördü. Bu yolda anahtar cümlem vazgeçmemektir ve yolda ilerlemeye devam etmektir. Tarih hiçbir zaman geri adım atanları yazmaz.

SUNA BAYKAM SAPAN: Mert Tokatlı dünyaya kendini tanıtmış bir sanatseverdir. Değişik ve insanların ilgisini çekecek oyun konularını nasıl karar veriyorsunuz? Tecrübe ve başarınızın sırrı nedir?

Evet baktığınız zaman dünyada ilk kez kaleme aldığım ve tarihe geçen eserlerim var. Tabii ki bir Türk olarak dünya tiyatro sanat literatürüne geçmek hele  beş Bukowski, Freddie Mercury ve Jack Kerouac ile geçmek muhteşem bir duygu. Aslında hem senaryo hem oyun yazarken ve de yayınlanan dergilere kısa hikayeler. Şiirler yazarken özgürce uçuşan karanlığı boğan hikayeler. Senaryolar oyunlar, yazılar yazmayı seviyorum. Sansürün olduğu bir yerde sanattan söz edilemez. Çünkü sansür prangadır ve insanı düşünmek ve eyleme geçmek konusunda engeller. Benim Bukowskiyi, Freddie Mercuryi, Jack Kerouac yazarken ne düşündüğüme gelince. Üçünün ortak özelliği yapmak istediklerini yapıp yaşamak istediklerini yaşamış olmaları yani benim vazgeçilmezim sonsuz bir özgürlük okyanusu.

SUNA BAYKAM SAPAN: İnsanlar doğarken sanatçı olabilir mi? Sanatın başlaması ile hayatınızda nasıl bir değişiklik oldu?

MERT TOKATLI: Bence sanatçı olarak dünyaya gelmek mümkün ve buna inanıyorum. Aslında enterasan bir anım var bu konuda. Teyzem Bülent Ersoyla aynı apartmanda oturuyordu. Bir gün Bülent Ersoy teyzemi ziyarete gelmiş. Beni masada görmüş daha küçücüğüm ve şöyle demiş: Bir gün bu çok büyük bir sanatçı olacak ve dünyada ses getirecek. Sanırım hissetmiş yani doğuştan sanatçı olmak mümkün. Sanatın hayatımda başlamasıyla  kendi ayaklarım üstünde durmayı ve durmadan üretmeyi alışkanlık haline getirdim. Yazmak oyunculuktan çok farklı yazarken çok sosyal ve çok asosyal olabiliyorsunuz. Oyunculuk öyle değil asla kabuğunuzda kalıp bir şeyleri ifade edemezsiniz.

SUNA BAYKAM SAPAN: En son projeleriniz nerede sahne alacak?

MERT TOKATLI: İkinci Bukowski oyunumun altı sahnelik performans versiyonundan sonra kitap olarak da basılan ve tükenen Freddie Mercury oyunum ‘Güneşten Yakıcı Yıldızlardan Parlak çalışmamın onbir sahnelik performans versiyonunu seyirciyle buluşturmayı düşünüyorum. Açıkçası Tiyatro 46’nın genel sanat yönetmeni olarak ilklere imza atmaya devam edeceğim. Tabii bu noktada bu sene ekibimize katılan öz verisi, sevgisi, desteği ve oyunculuğuyla Jane Conney Baker rolüyle bana eşlik eden Şennur Üzgen’e ayrı bir parantez açmak istiyorum. Burada bizim işimizin çok kolay ilerlediğini ve cebimize kolay para indirdiğimizi sanıyorlar. Yol arkadaşım Şennur Üzgen bunun en büyük tanığı. Gerçekten çetin bir yoldan geçtik diyebilirim. Bence hayatta insanlar iyi insan olmaya önem vermeliler. Tam iyi olmak mümkün mü bilmiyorum. Çünkü iyinin iyisi kötünün kötüsü var hayatta. Ama şunu biliyorum insancıl olmak gerek sevgi dolu olmak gerek. Bu arada sosyete art okuyucularına duyrulur:Freddie Mercury uyarlamam ‘Güneşten Yakıcı Yıldızlarda Parlak için Mary Auistin rolü için oyuncu arayışındayım isteyenler bana instgramdan ulaşabilir.

SUNA BAYKAM SAPAN: En önemli gelişmelerden birini de takipteydik uzun zamandır. Hayatınızın konusu bir dizi film olacak ve biliyoruz ki anlaşmalar yapıldı. Şimdiden merakla bekliyoruz. Takipte kalacak Sosyete Art okurlarına beklenen güzel gelişmelerden bahsedebilir misiniz?

MERT TOKATLI: Evet bu konuda duygularım çok yüksek. Zor bir hayattan geçtim. Açıkçası yaşadıklarımı bana yaşatılanları kimsenin yaşamasını istemem. Ama yaşadığım hiçbirşey için pişman değilim asla da olmayacağım. Kanalımız belli yapımcımız çok sakin,olgun,zeki ve bilinçli bir insan. Kısa zamanda büyük ilgi göreceğimizi düşünüyorum. Projemin hikayesi,senaryosu bana ait aynı zamanda bir rolümde olacak projemde. ‘Aşk Hastası’ romanımın dizi hali. Aslında ilk olarak film projesi olarak yazdım. ‘Aşk Hastası’ romanım altı ayda tükendi. Dolayısıyla bu aşk-polisiye projemin büyük ilgi çekeceğini düşünüyorum.

SUNA BAYKAM SAPAN: Sosyal medyadan sizi takip etmek isteyen tiyatro seyircilerine adreslerinizi verir misiniz? 🙂

MERT TOKATLI: Tabi ki merttokatliii21 instgram sayfamdan beni takip edebilirler.

SUNA BAYKAM SAPAN: Ulusal gazetelere çıkan haberlerinizi her yerden okuduk. Gerçekten seçtiğiniz oyunlar dikkat çekici ve önemli. Sizi siz yapan bu bitmek tükenmeyen çalışkanlık hayranlarınızın artmasına fırsat veriyordur. Dergimize özel olarak bir gelecek projenizi açıklar mısınız?

MERT TOKATLI: Ulusal gazetelere çıkan haberlerinizi her yerden okuduk. Gerçekten seçtiğiniz oyunlar dikkat çekici ve önemli. Sizi siz yapan bu bitmek tükenmeyen çalışkanlık hayranlarınızın artmasına fırsat veriyordur. Dergimize özel olarak bir gelecek projenizi açıklar mısınız?

Güzel sözleriniz için çok teşekkür ederim bunun bir sır olarak kalmasını tercih ediyorum. Otuz beş film projesi on oyun yazdıktan sonra şunu ilk edindim sürpriz olmak çok önemli. 

Written By
sosyeteart

Tanıman lazım

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir