KARİKATÜRİST MEHMET DURU İLE SANAT VE KARİYER ÜZERİNE…

SUNA BAYKAM SAPAN: Sosyete Art’a hoş geldiniz. Karikatürün sanat dünyasındaki yeri ve öneminden bahseder misiniz? Duygu ve düşüncelerinizi öğrenmek isterim

MEHMET DURU: Öncelikle hoş buldum yayın hayatınızda başarılarınız daim olsun. Tüm kitap dolusu bir konuyu tek karede anlatmak sanatıdır karikatür.  Karikatürün sanat dünyasındaki yeri çok büyük olmasına nazaran resmi anlamda birçok meslekler kategorisinde karikatüristlik şıkkı yazılmamaktadır… Daha doğrusu bir meslek sayılmamaktadır. Zorunlu olarak meslekler kategorisinde ressam şıkkını işaretlemek zorunda kalmaktayız. Oysa karikatüristlik başka bir şey. Güya bir derneğimiz var. Mesleğimiz basın dünyasında ve normal hayatın içinde çok aktif rol oynarken dernek anlamında kendi sorunlarımız anlamında çok pasifiz. Dernek başında bir başkan var ‘’Ülke yönetimi yirmi yıldır tek kişi tarafından yönetiliyor buna diktatörlük denir’’ diyor oysa kendisi yıllardır dernek başkanlığı yapar kendi durumunu görmez. Her seçim döneminde kendisini destekleyen üyeleri davet eder yol paralarını verir yeme içmelerini karşılatır kendisine muhalif olanlara haber vermez verse de adresi tam tarif etmez. Seçim yapılır yine kendisi başkan olur. Ama hiçbir yaramıza derman olmaz. Neyse derdimiz çok deşmeyelim yaramızı.

SOSYETE ART: Kendinizi karikatür çizerken nasıl hissedersiniz? Yaptığınız işi seviyor musunuz?

MEHMET DURU: Vallahi çizim yaparken ‘’Ben şu anda ne hissediyorum’ ’diye hiç düşünmedim. Portre karikatüristi olduğum için hedefe odaklanırım. Çizdiğim kişinin mimik mizansenlerine odaklanırım. Çizim yaparken beni izleyen arkadaşların dediğine göre çizdiğim kişiye göre bende kaşımı gözümü onun gibi yapıyormuşum…  Şekilden şekle girdiğimi de söyleyen oluyor… Yaptığım işi seviyorum severek yapıyorum kâğıt bulamazsam duvarlara çizerim. Çizimkoliğim diyebilirim… 45 senedir içtiğim sigarayı bıraktım da şu çizimi bırakamadım gitti. J

SOSYETE ART: En beğendiğiniz resim nedir?

MEHMET DURU: Sanırım en beğendiğiniz karikatür nedir mi demek istediniz? Tam olarak budur diyebileceğim bir karikatür yok. Çünkü her yeni karikatür bir eskisini eritiyor karikatür anlayışını yineliyor. Karikatür dogma değildir. Her seferinde kendini yeniler. Olmazsa olmazı yoktur her şey olabilir düşüncede sınır yoktur. Ülkelerin koyduğu kurallara uymak zorunda değildir. Daha da önemlisi aslında karikatür muhaliftir.

SOSYETE ART: Bir insanın karikatürünün hikâyesi aslında nedir?

MEHMET DURU: Her insanın hikâyesi farklıdır. İnsanın aslında hikâyesi ‘Doğarsın, yaşarsın, ölürsün gibi görünse de dünyaya geliş nedeni kendi cinsini çoğaltmak içindir. Ağaçlar, çiçekler vs tüm bitkiler mevsimleri geçip solarken kendi diplerine tohum salarlar… İnsan da ölürken son anında tohum atar yani boşalır… Diyalektiğin gereğidir.  O yüzden ölüyü yıkarlar cenabet gitmesin diye. O son anda salgılanan sıvıyı karşı cins ile birleştirdiğinde kendi cinsini döller. Son anında bile çoğalmak için kodlanmışızdır aslında. Fazla da derine inmek istemiyorum yoksa boğuluruz derinlerde… J

SOSYETE ART: Amatörken hayalleriniz ne idi? Hayat görüşünüz nasıl gelişti sanat ile daha ilgili olunca?

MEHMET DURU: Amatörken hayaller şelale idi J  Doğal olarak bu mesleği yapacaksan çok çok çok kitap okumalıydım. Akranlarımdan bir tık önde olmalıydım. Düşüncelerine sınır koymamalıydım. Beynine sınır koymak bir duvara gelip toslamaktır oysa sen duvarın arkasını gören adam olmalısın. Bunları yaptım. Hayata karşı bakış açım muhalif bir ruh ile devam etti… Yaşantıma çok şeyler kattı ama çok şeyler de aldı. Ama bu durumdan memnunum. Kendim ettim kendim buldum.

SOSYETE ART: Sanat size göre nedir?

MEHMET DURU: Sanatı anlatmaya kalkarsam sayfalar sığmaz. PLASTİK (Görsel) SANATLAR (Maddeye Biçim Veren Sanatlar) Resim. Heykel. Mimari. Kabartma. Hat. Tezhip. Minyatür. FONETİK (İşitsel) SANATLAR (Sese, Söze Biçim Veren Sanatlar) Müzik. RİTMİK (Dramatik, Karma) SANATLAR (Harekete Biçim Veren Sanatlar) hepsini anlatmaya kalksak altından kalkamayız. Kısaca Hayatın her alanında Sanat vardır. Sanat yalın bir kavram değildir, tanımlanamaz. Yalnızca üzerinde akıl yürüterek ve düşünerek sanat eseri olup olmadığını anlayabiliriz.” Aristoteles; ”Doğru bir akıl yürütme ile yapılan ve insanın bir şeyler yaratmasını sağlayan yetenektir. Der.

SOSYETE ART: Bugüne kadar yer aldığınız dergiler hangileridir ve kimlerle tanıştınız?

MEHMET DURU: Birçok dergilerde çizdiğim karikatürler yayınlandı.. Hangisini sayayım ki.. Gırgır, Fırt, Çarşaf, Güm güm, Hayvan, Hoşaf, Kütük, Kertenkele, Yorgan, valla daha çok var ama adlarını şu an hatırlayamıyorum… Kimlerle tanıştım? Mizahın babası Oğuz Aral’ın diğer çiçeği burnundaki arkadaşlar gibi öğrencilerindendim. Kardeşi Tekin Aral, Altan Erbulak, Mehmet Polat, Semih Balcıoğlu, yani tüm karikatür camiasında çizer arkadaşların çoğuyla yüz yüze tanışırız diğerleriyle isim olarak tanırım…

SOSYETE ART: Hayatınızdaki en önemli ve heyecanlı ‘an’ ne idi?

MEHMET DURU: Yaşım 14 iken Portre Karikatür çizmeme vesile olan ilk hocam şimdi Emekli Savcı Ressam İsmet Efe’nin kâğıdı kalemi bana vererek al beni bir çiz bakalım! Dediği an oldu. Hayatımı karikatür sanatına yönlendirdiğim anlar oldu. (Bu olayın hikâyesi başlı başına ayrı bir öykü. İki kelimeyle burada anlatmak çok zor )

SOSYETE ART: Sosyete Art’ın karikatürünü yapsanız konu ne olur? Ne ile betimlerdiniz? Yaparsanız da küçük bir şey yayınlamak isterim.

MEHMET DURU: Tamam deneyeceğim.

SOSYETE ART: Delidolu’yu anlatabilir misiniz? Hayran kitlenizden, çalışma arkadaşlarınızdan, ofisinizden neler paylaşabilirsiniz?

MEHMET DURU: Delidolu benim gençlik hayallerimdi. Hayalimi gerçekleştirdim ancak resmi soyguncularla baş edemedim. Altı sayı dayanabildim sonrasında dijitale dönmek zorunda kaldım… Bu konu da uzun hikâye daha sonra daha ayrıntılı anlatırım inşallah. Burada bu gazla kendimi tutamam yanlış bir kelam ederim birilerini kızdırırım hiç gereği yok olmuş bitmiş. Çizer arkadaşlarım sağ olsunlar var olsunlar onlarda benimle direndiler ancak maalesef dağıtım ile matbaa ile iade ile vs birçok dert ile mücadele edemedim.

SOSYETE ART: Zaman mı mekan mı önemli dersek ütopik bir yer aklınızda neresidir dünyada resim çizmek adına?

MEHMET DURU: Çizmek için ne zaman ne mekân hiç önemli değil. Her koşulda çizim yapmak mümkündür ayrıca bir terapi oluyor insana çizmek. Rahatlatıyor. Bağırmak istediğinde bağıran bir insan çizyazı balonuna saydır saydırabildiğini. Sonra suç unsuru taşıyorsa yırt at çöpe yenisini çiz önemli olan boşalım…  Beynindekileri boşalt rahatla.  Ütopik yer konusu ise o konuda da dertliyim… Avrupa ülkelerinde neresi olursa olsun teklif geldiğinde kabulümdür. Alıp başımı gidesim var bu ülkeden… Neden diye sorma zaten nedenlerini akıllı insanlar anlar.

Article Categories:
Manşet · Röportajlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Manşet Haberler ...